Gökyüzü
Dolunaya aşıkken yıldızları düşünmüyordum.Benim çabam gökyüzünü hayallerle süslemekti yalnızca fakat yıldızları unutmadan.Öylesine sıkı sıkıya sarıldım ki can dostum Ş'ye ve öyle güzel söyledim ki içimden geçenleri.Hem gökyüzündeki dolunaya hem de yeryüzündeki her bir noktaya haykırırcasına 'Aşık olmak istiyorum.'diyebildim.Başımı çevirdiğimde,ben başka şeylerle ilgilenirken Ş. haykırdı bu sefer'Bak yıldız kayıyor!'Öylesine acele ama bir o kadar da uzun bir dilek diledim ki...Her zaman tesadüflere ve tesadüflerle gelen güzelliklere inandım.Bir şeyin bekleyince olmayacağını en ummadığın zamanda gelip seni bulacağının farkındayım.Şu sıralar taptığım gökyüzünde kendimi bulmaya,karakterimin son taşlarını oturtmaya çabalıyorum belki de kim bilir...Sabah uyanınca ilk işim oluyor masmavi göğü seyretmek,güneşe hayranlıkla,gözlerim bir o kadar kısık izleyebilmek.Ben yaz çocuğuyum.Gecesine gündüzüne aşık olduğum her kış mevsiminde itibaren iple çektiğim yaz mevsiminin yegane çocuğuyum.Oysa kim bilir benim içimde bu denli büyüttüğüm güneşin yıldızların,bu koca evrenin çocuğu olduğumu en derinlerde hissedebildiğimi?Her seferinde beyni ve aklı arasında kalan bir Aslı olarak bu aşamada kalbimin sözünü dinlemem pek olası gibi durmuyor.Fakat insan hayranı olduğu her bir cisme,varlığa nasıl sırt çevirebilir?Güneşin sırtıma vurduğundan ziyade yüzüme vurup yaktığı,gözlerimi kamaştırdığı ana tutulmuşken neden kendimi mutsuzluklara iteyim.Kimi zaman aşık olmak için fazla neşeliyken,kimi zaman kalelerimi aşamazken benliğimi unutmayıp sadece yapacaklar listeme odaklı yaşıyorum.Evet buyum çünkü.Biliyorum hemen böyle söyleyip kenara çekilmek çok kolay.Farkındayım ördüğüm kalın duvarlardan dolayı gün gelecek pişman olacağım.Yine de bu keçi inadımdan vazgeçer miyim?Sevilen hasret duyulan her bir zerreyle büyüyorum.Her geçen gün daha farklı belki kalbimi daha çok ısıtacak birine dönüşüyorum.Hayatınızdan dönüşümleri eksik etmeyin...
Yorumlar
Yorum Gönder