Okyanustaki Balık

Gezmek kadar hissetmek de önemliymiş.Özellikle sevdiğin insanlarla birlikte olmak çok daha güzel ve özelmiş.Miş eki ile başlayıp -acak,-ecek eki ile bitireceğim bir dünyayı sizlerle paylaşmak istiyorum.Akvaryumda bir balık olmak yerine okyanusta özgür balık olmayı tercih ederim.Fanusların içinde boğulmaktansa balık olmaktan vazgeçip kuş olmayı yeğlerim.Böylesine uçsuz bucaksız dünyada gelip de gezgin olmayı istememek imkansız.Dinamik,stabil olmayan bir yapıya sahipseniz,enerjiniz içinize sığmıyor ve nasıl atacağınızı bilmiyorsanız korkmayın çaresi var.Fakat kimi zaman fedakarlık gerektirecek,kimi zaman öncelik sıralamanızı oynatacak bir durum olacak.Gezgin ruhumun depreşmesinde etken geçen yaz tatilde tanıştığımız çift.Henüz yeni evliler.Günlük yaşantılarında görseniz işten güçten kurtulamayan insanlar.Bunu dert edinip evdeki sorumlulukları birbirlerine yıkan,dert yanan insanlar değiller.Söylenmek yerine yoğun hayatlarını hala öğrenci hayatı olarak yaşayabilenlerden.Onları geçen seneden beri görmezken bu düşüncelerle kafamda 'Ne de tatlı insanlar.' diyerek geçirdim durdum.Bu sene öyle bir sürpriz yaptılar ki bayıldık.Ailecek güzel vakit geçirdiğimiz bu insanları özlemişiz.Sohbetlerine doyum olmayan bir abim ve bir ablam var artık.Benim idol çiftim,nazar değdireceğim diye ödümü patlatan tatlı çiftim.

İstanbul'da yaşıyorlar.Ege kıyılarına hayranlar.Bizim yolumuz Marmaris'te kesişmişti.Küçük bir zaman diliminde tanışıp kaynaştık,muhabbeti ilerlettik.Arayı soğutmadan konuştuk sık sık haberleştik.Anlayacağınız muhabbeti kesmedik.Bir daha görüşür müyüz bilemedik.Bu yaz birlikte tatil ayarlamaya çalıştıysak da vakti uyduramadık.Bayram tatilinin uzunluğundan faydalanan bu güzel insanlar kendilerini yine sahile vurmuşlardı.Kuşadası'na gelmişler,havalar da bozunca rotalarını Denizli'ye çevirmişler.Akşam evimize geldiklerinde onları ne kadar özlediğimizi bir kez daha anlamış olduk.

Özellikle ben;anıları biriktirmeyi seven kendi denizinde değil büyük okyanuslara göç etmeyi hayal eden ben,koyuldum onları dinlemeye.Bu nasıldı,nerede ne yapmalı?Aklımda bir sürü soru işaretini eledim onların sayesinde.Seneye gitmek istediğim değil,gitmeyi şiddetle planladığım Kaş,Kalkan gezim için öneriler,deneyimleri tek tek not ettim.

Bunları dinlerken kimi zaman hayal dünyalarına daldım,gittim.Özlem abla benim ne hissettiğimi,düşündüğümü bildiği için kendi anılarını paylaştı benimle.Eşini seçerken neleri düşündüğünü,neler hissettiğini,nasıl birbirlerini idare ettiklerini...Kısaca ikili ilişkilerde nasıl davranılır,bir insan nasıl tanınır hepsini dinledim.Dinlerken keyif aldım,ders çıkarmaya çalışıp,nazar etmemeye dikkat ederek, şaşkın bir ifadeye büründüm.Bu heyecanımı gören Yusuf abi ve Özlem abla daha da keyiflenip,coşkulu bir sohbete sürükledi beni.

Ertesi gün ise güzel bir şehir turu yaptık.Kıyılardan sonra kesmeyeceğini düşündüğüm şehre bayıldılar.Biz insanlar, yaşadığımız yerin güzelliklerini küçümsemekte üstümüze yok.

Ben bu güzel insanlarla ve biricik ailemle tatilimi noktalandırıp evime doğru yola koyulurken,amcam direksiyonda,babam ve annem uykuda,kardeşim şarkılar söylerken, ben de yazı yazıp bir yandan Jason Mraz'ı yol arkadaşı edindim.Anıların her birini taze taze,hiçbir detayı unutmak istemeksizin yazıya döktüm.Umarım sizin de tatiliniz keyiften tadından yenmemiş,sürprizli,bol kahkahalı geçmiştir.Şimdiden hepinize güzel hafta sonları:)